ForumArsiviz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ForumArsiviz


Hoşgeldin ..::Misafir::..



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 İskandinav Mitolojisi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:17

EVRENİN YARATILIŞI HAKKINDA


Kral Gylfi, bugün İsveç diye bilinen topraklar üzerinde hüküm sürdüğü günlerde, kendisini
Gangleri adında yaşlı bir adama dönüştürerek, doğa ve evren hakkında bilgi edinmek üzere büyük tanrıları Asgard’daki salonlarında ziyaret etti. Gylfi kılık değiştirerek geldiği için tanrılar ona gerçek kimliklerini açıklamadılar. Kendilerini “Yüce Olan”, “Yüceyle Eşit Olan” ve “Üçüncü” diye adlandırdılar.

“Tanrıların hikmetini arıyorum” dedi Gangleri, “Aranızda bilgili olan var mı?”

“Bize ne dilersen sor” diye yanıtladı Yüce Olan, “Buradan, geldiğin zamankinden daha bilge olarak ayrılacaksın.”

Gangleri sordu: “Eğer biliyorsan anlat bana, her şey nasıl başladı?”

Yüce Olan açıkladı: “Başlangıçta açık bir boşluk olan Ginnungagap’tan başka hiçbir şey yoktu. Bu çok eski zamanda, ne yukarıda göklere ne aşağıda toprağa ne kumlara ne çimenlere ne de denizin yükselen dalgalarına şekil verilmişti.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “İlk oluşan dünya, Muspelheim’dı (Savaşçıların Evi). Bu, Ginnungagap’ın güneyinde, sıcak, parlak alevler içinde bir dünyadır ve kıvılcım ve parıldayan korlar saçar. Alevler saçan bir kılıcı olan dev ‘Surt’ tarafından korunmaktadır.”

Üçüncü olan dedi ki: “İkinci oluşan dünya, Ginnungagap’ın kuzeyindeki Nilfheim’dı (Sisler Evi). Nilfheim’in ortasında, hızlı ve korkunç on bir ırmağın doğup uzaklara aktığı, Hvergelmir (kaynayan kazan) adında bir pınar vardır. Bu ırmakların dalgalarından oluşan köpüklü zehir sertleşti ve buza dönüştü. Soğudukça, zehirden çiseleyen bir sis yükseldi, ikinci ve ağır bir buz tabakası oluşturmak üzere birinci tabakadaki sağlam buzların üzerine düştü. Nilfheim’ı soğuk, sisli ve acımasız yapan bu buzlardır.”

Gangleri sordu: “İnsanoğlundan önce kimse var mıydı? Bana devlerden ve tanrılardan söz edin.”

Yüce Olan yanıtladı: “Buz devleri, dünya oluşmadan önceki sonsuz kışlar boyunca yaşadılar. Muspelheim’dan yükselen sıcak havanın, Nilfheim’dan gelen buzlarla buluştuğu yerde buzlar çözüldü. Yaşam, ilk kez eriyen zehir köpüğünün damlalarından gelişti ve bir yaratığa ‘Ymir’ adlı bir deve dönüştü. Yaratıldığı zehir onu vahşi, acımasız ve kötü yaptı. Sonra çözülen buzlardan bir inek, ‘Audhumla’ (Besleyici) ortaya çıktı. Ymir onun ürettiği dört süt ırmağından beslendi.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Ymir uyurken terledi. Sol koltukaltındaki nemden bir adam ve bir kadın ortaya çıktı. Ymir bütün buz devi ailelerinin babası oldu. Hepsi de babası gibi şeytani yaratıklardı.”

“Bu gerçekten ilginç bir öykü” dedi Gangleri: “Peki öyleyse tanrılar ilk kez nasıl ortaya çıktılar?”

Yüce Olan açıkladı: “Audhumla sürekli, tuzlu bir buz bloğunu yaladı. İlk günün akşamı bir tutam şaç belirdi. İkinci günle beraber bir erkeğin bütün başı görünür hale geldi. Üçüncü günün sonunda, Buri adında bütün bir erkek ortaya çıktı. Buri uzun boylu yakışıklı ve güçlüydü, tanrıların büyükbabası oldu. Devlerden birinin kızı olan Bestla ile evlenecek olan Bor adında bir oğlu oldu. Bor ve Bestla’nın, Kuzeyin ilk tanrıları olan üç çocukları oldu; en büyükleri Odin, Vili ve son olarak da Ve.”

“Tanrılar ve devler dost muydu, yoksa düşman mı?” diye sordu Gangleri.

Yüce Olan yanıtladı: '”Odin, Vili ve Ve, Ymir’i öldürdüler. Ymir’in yaralarından o kadar çok kan aktı ki, Bergelmir ve karısı dışında tüm diğer buz devleri Ymir’in kanında boğuldular. Bergelmir oyuk bir ağaç gövdesinden yapmış olduğu bir kayığa çabucak binerek karısıyla beraber kaçtı. Böylece, buz devleri ve şeytani yaratıklar olan sonraki devler ırkının ataları oldular.''

Gangleri sordu: “Dünya nasıl şekillendi?”

Yüce Olan yanıtladı: “Üç tanrı Ymir’in cesedini aldılar, onu Ginnungagap’ın ortasına taşıdılar ve ondan dünyayı yaptılar. Onun etinden toprağı yarattılar, yaralarından akan kandan tuzlu denizi yaptılar ve onu yeryüzünün çevresine yaydılar. Büyük kemiklerden dağları, küçük kemiklerden ve dişlerinden kayalarla çakılları yaptılar. Tüylerinden ormanları yarattılar.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Tuzlu denizin kıyındaki ülkeleri, Jotunheim’ı (Devlerin Evi), devlere ve ailelerine verdiler. Fakat yeryüzünün ‘Midgard’ denilen iç ülkesinde yaşayacak olan halkı devlerden korumak istediler. Böylece, Ymir’in kaşlarını kullanarak, iki grup yaratığı birbirinden ayırmak için bir engel yaptılar.”

Üçüncü dedi ki: “Ymir’in kafatasından gökyüzünü yaptılar. Bunu, yeryüzünün üstünde kubbe gibi duracak biçimde yerleştirdiler ve dört bir köşesinden bir cüce(Kuzey,Güney,Doğu ve Batı) kubbeyi düşmemesi için tuttular. Sonra Ymir’in beynini fırtına bulutları oluşturması için havaya fırlattılar.”

Gangleri dedi ki: “Cücelerin insanoğlundan önce var olduğunu bilmiyordum, onlar nasıl ortaya çıktı?”

Yüce olan yanıtladı: “Başlangıçta cüceler, Ymir’in etinde kurtlar olarak yaşam buldular. Tanrılar onlara insanımsı bir görünüş ve insan anlayışı verdi. Cüceler hala ‘Nidavellir’ denilen ülkede, yeryüzünün karanlık köşelerinde ve kayalık mağaralarda yaşarlar.”

Yüce Denk Olan ekledi: “Tanrılar, Muspelheim’dan yükselen kıvılcımları ve yanan korları yıldızlara çevirdiler. Yukarıda göklere ve yeryüzüne ışık vermeleri için Ginnungagap’ın ortasındaki belirli yerlere yerleştirdiler.”

Üçüncü dedi ki: ''Güneş’i ve Ay’ı, gece ile gündüzü ve mevsimleri yaratmaları için gökyüzünde dolaşacak şekilde ayarladılar. Güneş hızlı yol alır, çünkü bir kurt onu kovalamaktadır. Ragnarok (Tanrıların Kıyameti) zamanı gelip bu dünya sona erdiğinde onu yakalayacak. Başka bir kurt, güneşin önünde koşup Ay’ı kovalar. Sonunda Ragnarok zamanı gelince, Ay da yakalanacak.”

Gangleri sordu: “İnsanoğulları Midgard’a nasıl yerleştiler?”

Yüce Olan yanıtladı: ''Üç tanrı tuzlu denizin kıyısında yürürken iki ağaç buldular. Biri dişbudak, biri de kara karaağaç. Adı Ask olan erkeği dişbudak ağacından, adı Embla olan ilk kadını da karaağaçtan yarattılar. Onları onurlandırmak için giydirdiler. Odin onlara kan ve yaşam soluğu verdi, Vili onlara kavrayış ve hareket yeteneği verdi. Ve onları şekillendirdi; görme, duyma ve konuşma yeteneği verdi. Ask ve Embla, senin gibi Midgard’da yaşayan bütün insan ırkının ataları oldular.''

“Bana Yggdrasill hakkında ne anlatabilirsiniz? Bir çeşit ağaç değil mi o?” diye sordu Gangleri.

Yüce olan yanıtladı: “Bu büyük dişbudak ağacının dalları dünyayı baştan başa sarar ve göklerin üzerine yayılır. Üç büyük kök, dünyanın dişbudak ağacını ayakta tutar. Biri Asgard’daki Aesir’lerin (tanrıların), biri buz devlerinin arasında, biri de buzlu Niflheim üzerindedir.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Asgard’daki kök, Urd’un kutsal kaynağından beslenir. Orada ‘Nornlar’ olarak bilinen üç kader bakiresi yaşar. Adları Urd (Geçmiş), Verdandi (Şimdi), Skuld (Gelecek)’dur. İnsanoğlunun yaşamını belirleyen kuralları koyar ve kaderini mühürlerler.”

Üçüncü dedi ki: “Başka Nornlar da vardır. Bazıları elflerin, bazıları cücelerin kızlarıdır. İyi yaratıklardan gelenler iyi yaşamlar şekillendirir; uzun, zengin, şanlı. Kötü Nornlar kısa, zavallı, talihsiz yaşamlar verirler.”

Yüce Olan devam etti: “Buz devleri arasındaki kök, bilgeliğin ve kavrayışın kaynağı olan Mimir’in pınarında beslenir. Pınarın suyundan içen herkes, pınarın sahibi Mimir gibi bilge olur. Fakat bu güç bir iştir. Tanrıların babası Odin sadece bir yudum içmek istedi, ama önce iki gözünden birini feda etmek zorunda kaldı.”

Yüce Denk Olan dedi ki: “Niflheim üzerindeki kök, dünyanın büyük ırmaklarının kaynağı olan ‘Hvergelmir’ pınarından beslenir.”

Sonra Gangleri sordu: “Tanrılar insanları yarattıktan sonra ne yaptılar?”

Yüce Olan yanıtladı: “Odin, Vili ve Ve, dünyanın ortasında kendilerine aileriyle yaşamak için Asgard denilen bir korunak inşa ettiler. Orada Odin, yüksek tahtında oturur, herkesin ne yaptığını görerek ve herşeyi anlayarak tüm dünyayı denetler. İki kuzgun, Hugin(Düşünce) ve Munin(Bellek) omuzlarında oturur. Odin her şafakta onları dünya üzerinde uçmaya gönderir. Onlar da döndüklerinde Odin’e gördüklerini ve duyduklarını anlatırlar.”

“'Asgard’daki en ilginç saray hangisidir?” 'diye sordu Gangleri.

Yüce Olan yanıtladı: “Kuşkusuz Odin’in altın ışıltılı ‘Valhalla’ salonudur (Ölüm Salonu). Çatısı mızraklarla ve altın kalkanlara kaplıdır. Valkyriler (Ölülerin Seçicileri), Odin’in yiğit kızkardeşleri, ölmeye mahkum edilmiş olanları seçmek ve belirli savaşçıları zaferle ödüllendirmek için Midgard’a inerler. Ragnorak geldiğinde, ölmüş savaşçılar devlere karşı tanrıların tarafında savaşmak üzere Valhalla’ya gelirler.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Ölü savaşçılar her gün birbirleriyle dövüşerek, sınırsız miktarda domuz eti yiyerek ve kadehler dolusu bal likörü içerek eğlenirler.”

Üçüncü dedi ki: “Vallhalla’ya açılan altı yüz kırk kapı vardır. Ragnarok geldiğinde dokuz yüz altmış savaşçı, korkunç kurt Fenrir’le savaşmak için bu kapılardan çıkacak.”

Gangleri sordu: “Asgarda’la yeryüzü arasında nasıl yolculuk edilebilir?”

Yüce Olan yanıtladı: “Tanrılar insanoğlunun gökkuşağı olarak gördüğü ‘Bifrost’ (Titreme Yolu) köprüsünü inşa etti.”

“Size göre insanlar hangi tanrılara inanmalı?” diye sordu Gangleri.

Yüce Olan yanıtladı: “On iki tanrı ve on iki güçlü tanrıça vardır. Odin, tanrıların en yaşlısı ve en büyüğüdür. O, herkesin babası olarak anılır. Çünkü hem insanların hem tanrıların babasıdır. Midgard’da ki pek çok kabile tarafından tapınıldığından ve başından pek çok serüven geçtiğinden ‘Yüce Olan’ ve ‘Ölümlülerin Babası’ gibi başka bir çok adla da anılır.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Thor, Odin ve karısı, yeryüzü tanrıçası Frigg’in oğludur. Thor en güçlü tanrıdır. İki keçi tarafından çekilen bir savaş arabası sürer. Üç değerli mülkü vardır. ‘Mjollnir’ adlı çekici, gücünü ikiye katlayan tılsımlı kemeri ve Mjollnir’ı kullanırken giydiği demir eldivenleri.”

Üçüncü ekledi: “Odin’in bir diğer oğlu da Balder’dir. İyi olduğu kadar güzeldir ve tanrıların en çok sevilenidir. En bilge ve en nazik olandır. Söylediği hiçbir şey değiştirilemez.”

Gangleri sordu: “Başka hangi tanrılar önemlidir?”

Yüce Olan yanıtladı: “Njord da çok önemlidir. O aslında toprağı ve denizi bereketli yapan Vanir tanrılarının evi Veiheim’dandır. Denizciler ve balıkçılar için önemlidir. Çünkü rüzgarın ve denizin hakimidir. Zengindir ve kendisine tapınanları da zengin eder.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Njord’un iki önemliği çocuğu vardır; Frey(Eferndi) ve Freya/Frejya(Hanım). Frey, Thor ve Odin'den sonra önem sırasında üçüncüdür. Frey güneşin ne zaman parlayacağına ve yağmurun ne zaman yağacağına karar verir. Bu nedenle yeryüzünün bereketinden sorumludur. İnsanlar ona barış, refah ve tarlaların bereketi için olduğu kadar kendi doğurganlıkları içinde dua ederler.”

Üçüncü dedi ki: “Freya/Frejya da Frigg kadar önemli bir tanrıçadır. İnsanlar ondan aşk konularında yardım isterler.”

Yüce Olan ekledi: “Elbette başka önemli tanrı ve tanrıçalar da vardır. İdun, tanrıların genç kalmak için yedikleri altın elmaların korur. Kocası Bragi, bilgeliği ve şiirdeki yeteneği ile tanınır.”

Üçüncü dedi ki: “Heimdall, tanrıların nöbetçisidir. Koyunların sırtındaki yünlerin uzayışını ve Midgard’daki çimenlerin uzayışını dahi duyabilir. Geceleri bile 300 milden uzağı görebilir.”

Gangleri sordu: “Loki, bir tanrı mıdır?”

Yüce olan yanıtladı: “Loki, bir devin oğludur. Yani kanında kötülük akar. Tanrı olarak kabul edilir, ama bir kavga çıkarıcıdır. Çok zekidir, ancak yalan söyleyip hile de yapar. Bazıları ona ‘Yalanların Babası’ ve ‘Tanrıların ve İnsanların Utancı’ da der. Sık sık tanrıların başına dert açar ya da onları dertten kurtarır. Bazılarına göre Loki, Odin’in kan kardeşidir. Üç canavar çocuğun babasıdır. Kurt Fenrir, Hel (Ölülerin Tanrıçası) ve Dünya Yılanı. Ragnarok başımıza geldiğinde tanrıların düşmanı olacaktır.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Hel, uğursuz bir yaratıktır. Açlık ve Kıtlık onun yoldaşlarıdır. İhtiyarlıktan ya da hastalıktan ölenler onunla birlikte Niflheim ülkesinde, yüksek duvarların arkasında yaşarlar.”

Gangleri sordu: “Bana Ragnarok hakkında ne anlatabilirsiniz? Ondan kaçmanın bir yolu var mıdır?”

Yüce Olan yanıtladı: “Balder’in ölümü Ragnarok’un yaklaştığının ilk işareti olacak. Loki hem Balder’in ölümüne hem de Hel’le birlikte hapsedilmesine neden olacak. Ceza olarak tanrılar Loki’yi Ragnarok gelinceye kadar bir mağaraya hapsedilecek.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Sonra dünyanın her yerinde üç kış boyunca kanlı savaşlar olacak. Kardeş kardeşe kılıç ve baltayla saldıracak ve ikiside ölecek. Haram birleşme ve zina yaygınlaşacak. Hiçbir ölümlü diğerine merhamet göstermeyecek. Şeytanlık, dünya üzerinde, aileler, arkadaşlar, kabileler arasındaki ilişkileri yok ederek vahşice dolaşacak. Sonunda dünya harabeye dönecek.”

Üçüncü ekledi: “Her biri bir yıl boyunca sürecek olan ve aralarında yaz olmayan üç korkunç kış; yakıcı rüzgarlar, ağır soğuklar ve sonsuz kar getirecek.”

Yüce Olan devam etti: “Kurt Hati, sonunda Güneş’i yakalayıp onu yutacak ve Kurt Skoll da sonunda Ay’ı yutacak. Dev Surt, gökleri kavurucu alevlerle paramparça ederek, parlayan yıldızların ateşlerin içinde patlayarak dünyaya düşmelerine neden olacak. Yeryüzü o kadar güçlü sallanacak ki ormandaki ağaçların kökleri dışa çıkacak ve dağlar devrilecek. Bu korkunç kargaşa Loki’yi ve Midgard’ı saran tuz denizinin derinliklerinde yatmakta olan Dünya Yılanı adlı canavar ejdarhayı serbest bırakacak. Dünya Yılanı, fışkıran zehiriyle denizi ve gökyüzünü zehirleyerek ve Midgard üzerinde patlayacak dev dalgalara neden olarak devinecek.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Fenrir, ağzı hevesle açılmış olarak Vigrid düzlüğüne doğru ilerlerken, gözlerinden ve burun deliklerinden alevler fışkıracak. Orada, Buz devleri, Dünya Yılanı ve tüm diğer kötü yaratıkların toplantısına katılacak. Heimdall, tanrılara Ragnarok'un geldiğini bildirecek.”

Üçüncü dedi ki: “Odin Fenrir’e karşı savaşacak. Thor, Dünya Yılanı ile kapışacak ve Frey Surt’la savaşacak. Kurt Odin’i bütünüyle yutacak; ancak savaşçıların en vahşisi, Odin’in oğlu Vidor, Fenrir’in çenesini yırtacak ve onu öldürecek. Thor Yılanı öldürecek ama, onun zehrinden kendisi de ölecek. Ezeli düşmanlar Heimdall ve Loki birbirlerini öldürecekler ve Surt da Frey’i öldürünce yüceler yok edilmiş olacak.”

Yüce Olan tamamladı: “Ateş saçan kılıcından çıkan alevlerle Surt, bütün dünyayı yakacak. İnsanlar korku içinde evlerini terk edecek. Kaderi ölüm olan, talihsizlikle titreyen insan soyu, Hel’e katılmak için yollara düşecek. Sonunda kömürleşmiş ve mahvolmuş dünya denize gömülecek.”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: Geri: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:17

Gangleri sordu: “Bana Ragnarok hakkında ne anlatabilirsiniz? Ondan kaçmanın bir yolu var mıdır?”

Yüce Olan yanıtladı: “Balder’in ölümü Ragnarok’un yaklaştığının ilk işareti olacak. Loki hem Balder’in ölümüne hem de Hel’le birlikte hapsedilmesine neden olacak. Ceza olarak tanrılar Loki’yi Ragnarok gelinceye kadar bir mağaraya hapsedilecek.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Sonra dünyanın her yerinde üç kış boyunca kanlı savaşlar olacak. Kardeş kardeşe kılıç ve baltayla saldıracak ve ikiside ölecek. Haram birleşme ve zina yaygınlaşacak. Hiçbir ölümlü diğerine merhamet göstermeyecek. Şeytanlık, dünya üzerinde, aileler, arkadaşlar, kabileler arasındaki ilişkileri yok ederek vahşice dolaşacak. Sonunda dünya harabeye dönecek.”

Üçüncü ekledi: “Her biri bir yıl boyunca sürecek olan ve aralarında yaz olmayan üç korkunç kış; yakıcı rüzgarlar, ağır soğuklar ve sonsuz kar getirecek.”

Yüce Olan devam etti: “Kurt Hati, sonunda Güneş’i yakalayıp onu yutacak ve Kurt Skoll da sonunda Ay’ı yutacak. Dev Surt, gökleri kavurucu alevlerle paramparça ederek, parlayan yıldızların ateşlerin içinde patlayarak dünyaya düşmelerine neden olacak. Yeryüzü o kadar güçlü sallanacak ki ormandaki ağaçların kökleri dışa çıkacak ve dağlar devrilecek. Bu korkunç kargaşa Loki’yi ve Midgard’ı saran tuz denizinin derinliklerinde yatmakta olan Dünya Yılanı adlı canavar ejdarhayı serbest bırakacak. Dünya Yılanı, fışkıran zehiriyle denizi ve gökyüzünü zehirleyerek ve Midgard üzerinde patlayacak dev dalgalara neden olarak devinecek.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Fenrir, ağzı hevesle açılmış olarak Vigrid düzlüğüne doğru ilerlerken, gözlerinden ve burun deliklerinden alevler fışkıracak. Orada, Buz devleri, Dünya Yılanı ve tüm diğer kötü yaratıkların toplantısına katılacak. Heimdall, tanrılara Ragnarok'un geldiğini bildirecek.”

Üçüncü dedi ki: “Odin Fenrir’e karşı savaşacak. Thor, Dünya Yılanı ile kapışacak ve Frey Surt’la savaşacak. Kurt Odin’i bütünüyle yutacak; ancak savaşçıların en vahşisi, Odin’in oğlu Vidor, Fenrir’in çenesini yırtacak ve onu öldürecek. Thor Yılanı öldürecek ama, onun zehrinden kendisi de ölecek. Ezeli düşmanlar Heimdall ve Loki birbirlerini öldürecekler ve Surt da Frey’i öldürünce yüceler yok edilmiş olacak.”

Yüce Olan tamamladı: “Ateş saçan kılıcından çıkan alevlerle Surt, bütün dünyayı yakacak. İnsanlar korku içinde evlerini terk edecek. Kaderi ölüm olan, talihsizlikle titreyen insan soyu, Hel’e katılmak için yollara düşecek. Sonunda kömürleşmiş ve mahvolmuş dünya denize gömülecek.”

Gangleri haykırdı: “Ne korkunç! Bütün dünya yanıp, tanrılar öldükten sonra ne olacak?”

Yüce Olan yanıtladı: “Dünya yaşam dolu ve yeşil olarak bir kez daha denizden yükselecek. Kartal bir kez daha balık yakalamak için dik yamaçlardan havalanacak. Güneş'in kızı, annesinin eski yollarında ilerleyecek ve dünyayı ışığıyla aydınlatacak. Hiçbir zaman tohum ekilmemiş tarlalar ürün verecek.”

Yüceye Denk Olan ekledi: “Surt’un alevinin tanrıların evlerini yok etmesinden sonra, Odin’in oğulları Vidar ve Vali, bir zamanlar Asgard’ın bulunduğu yerde yaşayacaklar. Odin’in torunları Modi ve Magdi de onlara katılıp babalarının çekici Mjollnir’e sahip çıkacaklar. Son olarak Balder, Hel’in ülkesinden geri dönecek ve onlara katılacak. Hepsi de Yüce Olanların, Dünya Yılanı’nın, Fenrir’in ve Ragnarok’un bilgilerini anımsayacaklar, fakat kötülük dünyayı terk etmiş olacak.”

Üçüncü dedi ki: “Bu arada, sonsuz kış neredeyse bütün insanları öldürürken, bir adam, Lif (Yaşam) ve bir kadın, Lifthasir (Yaşam Tutkusu) çareyi büyük dişbudak ağacı Yggdrasill’in dalları arasında saklanmakta arayacaklar. Orada sabah çiyini yiyip içerek hayatta kalmayı başaracaklar. Surt’un alevlerinden kurtulacaklar ve dünya yeniden oluştuğunda yeni insan soyunun ataları olacaklar.”

Sonra Yüce Olan bildirdi: “Öykümüz burada bitiyor. Bütün sorularını yanıtladık. Sana anlattıklarımızı nasıl istersen öyle değerlendir.”

Birden Gangleri kendini korkunç bir gürültünün ortasında buldu. Kendisine geldiğinde bir düzlükte tek başınaydı. Asgard ve ziyaret ettiği salonsa görünürlerde yoktu. Kral Gylfi olarak normal biçimine büründü ve krallığına döndü. Orada öğrendiklerini halkına anlattı. O günden bu yana bu öyküler bir insandan diğerine anlatıldı durdu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: Geri: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:17

KUZEY SAGALARI VE İSKANDİNAV MİTOSLARI ÜZERİNE


Çok uzaklarda Olimposun kuzeyinde ve bilinen tüm toprakların ötesinde, uzun süre kimsenin gitmeye cesaret edemediği İskandinavya, kuzeylilerin ve barbarların ülkesi uzanır. Kuzey denizinin sisleri ardında dünyanın en köklü mitolojilerinden biri, İskandinav (Cermano-Nordik) mitleri yatar.
FRP oyunlarında canlandırılan kahramanların, elflerin, cücelerin ve ejderhaların ülkesi... Efsanelerin ülkesi...

Sessizlik! Beyaz tanrı Heimdal’ın oğlu
Hepiniz susun, ister büyük ister küçük,
Düşmüş savaşçıların babası, Odin,
Onun izniyle tüm insanlığın yaradılışını anlatacağım sizlere...

Voluspa

Tanrıların doğuşu
Büyük uçurum ve dokuz dünyanın yaradılışı


Başlangıçta sadece yokluk vardı. Sonsuz bir boşluk. Bu boşlukta tek var olan şey Ginungagap idi, yani büyük boşluk. Sonsuzluğa dek uzanan rengi ve görüntüsü olmayan bir düşüş. Zamanın kıvrımlarında sıcak ve soğuk belirdi. Varolan ilk duygular belkide. Bu her şeyin başlangıcı idi...
Sıcak ve soğuk artık iki nehir olmuştu, ikisi birlikte Gigungagap’a dökülüyorlardı. Kuzeyden akan soğuk ırmağın ismi Niflheim idi. Güneydeki sıcak ırmağın ismi ise Muspelheim idi. Niflheim ve Muspelheim kendi kendilerine oluşmuş ilk dünyaydı, dokuz dünyanın başlangıcıydı(1).
Soğuğun ve sıcağın Ginungagap’a dökülmeden önceki birleşiminde patlamalar yaşanıyordu ve bu patlamalar evrenin ilk canlısının doğumuna neden oldu. Bu ne bir tanrı, ne de bir insandı. Bu bir devdi(2).
Adı Ymir idi. Kızgın, aptal ve aç idi. Ginungagap’ın sonsuz boşluğunda kendine yiyecek aradı ve sonunda sütünden beslenebileceği Audumbla adında dev bir inek buldu(3). Ymir hiç durmadan ineğin sütünü içiyordu, ancak kısa bir süre sonra Audumbla’da acıkmıştı ve etrafta yiyebileceği tek şey Ginungagap’ın taşları idi. Her gün açlığı daha da artan Audumbla hergün bu kayaları daha sık yalıyordu tuz ve yiyecek ihtiyacını gidermek için. Kaya yavaş yavaş şekillenmeye başlamıştı. Sonunda şekil taştan kurtuldu. Bu da ilk tanrının doğuşu oldu.

***



İlk tanrının adı Buri idi. Ymir’in ve Buri’nin yaratma güçleri vardı. Yalnız kalmamak için kendilerine eşler bu eşlerdende çocuklar yarattılar. Tanrıların ve Devlerin soyu Ginungagap içerisinde üremeye başlamıştı. Bu iki ırkın birleşiminden ise Üç büyük tanrı doğdu. Odin, Vili ve Ve. Bütün tanrılar ve devler Odin’in bu zamana kadar doğmuş en güçlü canlı olduğunu anladılar ve ona sagı gösterdiler. O geleceğin ve geçmişin ve insanların babası idi.
Her şey, tüm insanlık ve bizim bildiğimiz manadaki varoluş bir cinayetle başladı(4).Odin ve kardeşleri Vili ve Ve ilk varlık Ymir’i öldürdüğünde başladı. Bu cinayetin sebeplerini hiçbir saga(5) anlatmaz. Ymir’in vücudu dünyanın topraklarına, vücudundaki su denizlere ve vücudundaki kan kaynayan lavlara dönüştü. Dünya artık oluşmuştu. Bu oluşumu Odin doğduğu günden beri biliyordu. Bu kaçınılmaz olan idi. Tıpkı kendi sonu gibi!
Sıra devlerde idi . Odin ve kardeşleri tüm devleri öldürmek için yola koyulmuşlardı. Sadece Bergelmir ve ailesi bu katliamdan kurtulabilmişti. Kaçmışlar ve saklanmışlardı. Bundan sonra kendilerini ve çocuklarını intikam hırsı ile büyüttüler. Bir gün gelecek intikamlarını alacaklardı. Bunu Odinde biliyordu...
Dünya nın yaratılışı artık tamamlanmıştı. Artık onu sabitleyecek ve koruyacak varlıklara ihtiyaç vardı. Bu yüzden Odin cüceleri yarattı. Dört cüce, dünyanın dört yönünü korumak için and içtiler : Austri(doğu), Nordri(kuzey), Vestri(batı), Sudri(güney) ve bu ülkeye (dünyaya) Midgard adını verdiler..
Toplam dokuz dünya (alem) vardı :
Muspelheim Ateş ve ısı,
Niflheim Buhar ve duman ki Ejder Nşdhug’un eviydi burası,
Helheim Karanlığın ve acıların dünyası,
Jotunheim Devlerin yaşadığı dağlardan ibaret olan alem,
Asaheim Asa tanrılarının(6) yaşadığı alem,
Vanaheim Vane(6) tanrılarının yaşadığı yer,
Alfaheim Beyaz alfların (elf) yaşadığı alem,
Svartalfaheim Siyah alfların (Kara elfler)dünyası,
Mannaheim İnsanların yaşadığı alem (Midgard Mannaheimde bulunur)
Bu alemlerde yaşayan farklı varlıkların çoğu bir diğer dünyaya gidebilme gücüne sahipti. Artık herşey uyum içerisindeydi...





Irkların ve diğer tanrıların doğumu...

Midgard da bir sabah Odin, kardeşleri Hoenir ve Lodur deniz kıyısında dolaşmaya çıktılar. Sahilde yanyana duran iki ağaç ile karşılaşdıklarında bu ağaçları ilk insanlara dönüştürmeyi karar verdiler. Erkeğin ismi Ask, kadınınki ise Embla idi.
Lodur onlara fiziksel güzellikleri, Hoenir hareket yeteneğini, Odin ise duyguları verdi. Sonunda Ask ve Embla birleşerek insan ırkını oluşturdular ve önlerindeki yolda ilerlemeye başladılar. Ancak Odin onların kaderini o anda yazmıştı. Bütün İnsan ırkı devlerle yapılacak son savaşta, Ragnarök’ta Odin’in yanında savaşacak ve yok olacaktı...İnsanın yaratıldığı esnada, devler çoğalarak Ymir’in öcünü almak için and içiyor ve kendilerini intikam duyguları ile besliyordu.

***
Bütün bu yaratılan canlıların ve hatta tanrıların arasındaki en mistik ırk şüphesiz Alf (beyaz alflar yada elfler) ırkı idi. İnsanlar onları, ışığın cinleri olarak biliyordu. Alflar görünmezdi, ne kokuları, ne sesleri, ne belirli şekilleri, ne bilinen maceraları, ne de şarkıları vardı. Devler, insanlar ve cücelerın aksine Alflar savaşçı değillerdi. Ancak mutlak bir güçleri vardı.
Beyaz Alflar doğanın anlaşılamaz gücünü simgeliyorlardı. Onlar tanrıların istekleri dışında doğmuşlardı...
Beyaz Alfların diğer yüzü siyah Alflar, dokuz alemlerden Svartalfaheim isimli alemde yaşarlardı. Siyah Alflar Dev Ymir’in ölü cesedinden beslenmişlerdi bu yüzdende içleri ölüm ve karanlıkla dolmuştu. Tanrılardan ve devlerden korktukları için taşların içlerine saklanmış ve bu taşların kara renklerini almışlardı...

Notlar
1) İskandinav mitolojisi pagan bir mitolojidir. Tek mutlak güç yoktur.Herşey doğanın bir eseridir.
2) Bir çok mitoloji kmk olarak devlere uzanır. Yunan mitolojisindede Zeusun babası Bir Titan idi. Birçok mitolojinin yaradılış sırasında önce devler vardır.
3) İnek birçok mitolojide ve hatta birçok dinde kutsal hayvandır. İnsan dan önce oluşmuş olması onun ne kadar gelişmiş ve değerli bir varlık olduğunu gösterir. Kelt’lerde ve diğer cermen mitlerinde inek sembolüne sıkça rastlanır.
4) Tanrıların insani duygulara sahip olması(kin, intikam, hırs vb) tüm mitolojilerde benzerlik gösterir.
5) “Saga” İzlanda dilinde söylemek anlamındaki “segja” kökünden gelir ve söylemnce diye çevrilebilir. Buda sagaların sözlü geleneğe dayandığının kanıtlarındandır.
6) İskandinav mitolojisinde tanrılar ikiye ayrılmıştır Aesir’ler Vaenir’ler. Aesirler Odin, Thor ve Baldur gibi ünlü tanrıların bulunduğu maneviyatın tanrılarıdır. Vaenir tanrıları ise zenginlik ve seks gibi dünyevi ihtiyaçların tanrılarıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: Geri: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:18

İSKANDİNAV MİTLERİNDE YARATILIŞ

Başlangıçta yalnızca büyük bir boşluk vardı (Ginnungagup). Yeryüzü biçimlenmeden önce, ölüler dünyasından (Niflheim) başka hiçbir şey yoktu ve burası içinde 11 nehri barındıran büyük bir kuyuydu. Niflheim’ın güneyi aşırı sıcaktı ve muhafızlığı Sutr (zifir anlamında) adlı bir dev tarafından yapılırdı. Niflheim’ın geri kalanındaki tüm nehirler donmuştu ve bu nehirler Ginnungagup tarafından çepeçevre sarılıyordu. Ta ki sihirli kıvılcımlar donmuş nehirlerin üzerine düşene ve onları eritene dek. Eriyen sulardan sızan damlalar Ymir’in, bir devin, şeklini alır ve Ymir’in terinden diğer dişi ve eril devler meydana gelirler. Mitolojinin bir başka anlatımına göre eriyen damlalar Audumbla adlı bir ineği oluşturur, Ymir bu ineğin sütüyle beslenir. Audumbla, ayrıca tuzlu buz parçalarını yalayarak ilk tanrı Buri’ye biçim verir. Bir zaman sonra, Buri’nin oğlu Bor, Bolthorr adlı devin kızıyla evlenerek Odin, Vili ile Ve’den oluşan tanrılar birliğini meydana getirirler.

Odin ve erkek kardeşleri tanrıların düşmanı olan Ymir’i ve ondan meydana gelen devleri öldürdükten sonra iki kutsal ağacın gövdesine sahip oldukları maharetlerinden bazılarını sunarlar: düşünme, nefes alma, işitme, görme… Gerçekte bu ağaçlar insan ırkının arketipidir. Erkek Askr’dır (kül ağacı) ve kadın Embla’dır (sarmaşık).

Ardından Asgard’ı, tanrıların krallığını inşa ederler. Snorri diğer versiyonlarda kader ağacı Yggdrasil’in nasıl dünyanın merkezinden filizlenip büyüdüğünü anlatır. Ağacın altındaki dişi olarak tarif edilen kader kuyusunda insan yaşamının yönü tayin edilir. Bir diğer versiyonda, tanrılar meclisi ağacın etrafında toplanır. Ağaç iki kökten destek almaktadır; köklerden biri yeraltı dünyasına uzanır (Hel), diğeri buz devlerinin dünyasına ve sonuncusu insan varlıklarının dünyasına… Tüm dünyanın refahı Yggdrasil adlı bu ilkel ağaçla ilişkilidir.

TANRILAR KRALLIĞI
Viking tanrıları iki ana grupta toplanırlar: Aesirler ve Vanirler. Aesirler’in en önemlileri, Odin, Thor ve bazen de Tyr’dir. Vanirler arasında onlara derece eşit önemdekilerse Njord, Frey ve Freya’dır. Vanirler, zenginliği ve bereketi sembolize ederler. Denizi ve toprağı yönetirler. Aesirler ise başka kavramlara karşılık gelirler: Odin büyücüdür, tanrıların başıdır ve tüm kahramanların lideridir. Thor, çekiçli tanrı, yıldırımlara hükmeder. Birçok viking efsanesi barış içinde yaşayan ve ortak evrenlere sahiplik eden iki tür tanrının çevresinde şekillenir. Ancak kayda değer bazı versiyonlarda, Aesir ve Vanirlerin arasında geçen çetin savaşların olduğu göze çarpmaktadır. Birçok uzman bu savaşların Germenlerle yerli halk arasındaki sıcak temasın bir yansıması olduğunu düşünmektedir.

Kuzey mitlerinde en büyük mücadele baş tanrılar Odin ve Thor’un Vanirler’in tanrısal konuma sahip oluşlarına karşı çıkmalarıyla başlar. Aesirler, Vanirler’i çöküşe uğratmak için Gullveig (altın içki) adlı kadını aracı ederler. Ve savaş böylece başlar. Her iki grubun da tamamen güçten düşmesiyle, tanrılar taraf değiştirirler. Vanirler, Njord ve oğlu Frey’i; Aesirler ise Mimir ve Hoenir’i değiş tokuş için gönderirler. Ateşkesi kutlamak üzere toplanan tanrıların tümü bir kaseye tükürerek, aralarındaki ahengin ve barışın alameti olan Kvasir adlı devi yaratırlar. Kvasir bir süre sonra kurban edilir ve yeni tanrıların meydana getirilebilmesi için kanından güçlü bir içki yapılır. Kvasir, tanrıların yeni içeceği olur ve birçok şiire de ilham kaynaklığı eder böylelikle.

ŞEYTAN LOKİ
Mitolojinin önemli bir bölümü Balder ve Loki adlı tanrılara ilişkindir. Odin’in oğlu Balder, zekanın, dindarlığın ve bilginin kaynağı olarak karşımıza çıkar. Balder’in Glitnir adı verilen cennette bir sarayı vardır. Tanrılar ve insanlar yasal konuları danışmak, onun fikrini almak ve sonsuz adaletinden istifade etmek için Balder’in kapısını çalarlardı sık sık. Loki, Aesirler tarafından evlat edilen bir devdi. O ve Odin bir dostluk andı etmişlerdi.

Bir gece Balder oldukça rahatsız edici bir düş görür. Düşe göre yaşamı büyük bir tehdit altındadır. Bu durumu hemen Aesirler'e haber vermesi üzerine, annesi Frigg ateş ve sudan, tüm metallerden, kuş ve vahşi hayvanlardan, toprak ve taştan oğluna zarar vermemeleri için söz alır. Daha sonra Balder’i aralarına alan Aesirler ona ok ve taş atarak eğlenmeye başlarlar. Çünkü verilen söz onu tüm zararlara karşı korumaktadır. Loki bu durumu sezer ve durumu sorgulamaya başlar. Kardeşinin neden acı çekmediğini araştırdığında annesi ona doğanın yeminini anlatır. Ayrıca doğada yalnızca ökseotunun bu sözü vermediğini de ekler. Loki ökseotunu bulup hemen Aesirler’in arasına getirir ve onu Balder’in kardeşi, kör tanrı Hoder’e, kötü oyununa ortak olması için sunar. Hoder ökseotuyla Balder’e saldırınca, Balder oracıkta ölür. Aesirler intikam almak isterler ancak sarayın kutsiyeti nedeniyle bunu yapamazlar.



Çünkü Balder bir savaşçı değildir, bir savaşta ölmemiştir, bu yüzden ölü kahramanların toplandığı devasa salona, Valhalla’ya gidemeyecektir. Balder, ölülerin koruyucusu Hel’in eline düşer. Odin, Balder’in serbest kalmasını talep ettiğinde Hel, dünyada ölü veya canlı her şey Balder için ağlarsa onun Aesirler’e dönebileceğini söyler, aksi takdirde daima Hel ile kalacaktır. Aesirler mesajı doğanın, insanların, tanrıların ve hayvanların Balder’e ağlaması için dünyaya yayarlar. Tümü buna olumlu cevap verirler; Balder’in Hel’in krallığında kalmasını isteyen dev kadın, Thokk hariç (aslında kılık değiştiren Loki’den başkası değildir).

BÜYÜK SAVAŞ: RAGNAROK
Aesirler sonunda Loki’yi yakalamayı başarırlar ve şeytani numaralarını yapmasını engellemek için her yanını zincirlerler. Loki kılık değiştiremez ama bir gün zincirlerini kırar. Bu tüm kötülüklerin, canavarların ve devlerin tanrılara saldıracağının alametidir aslında. Tanrıların şafağında büyük Ragnarok savaşı başlamıştır. Odin, daha sonra oğlu Vidar tarafından öldürülecek olan kurt Fenrir tarafından yenir. Korkunç mücadelelerin tanrılar ve kötü kuvvetlerin arasında yarattığı öfke tanrı Heimdall ve Loki’nin yüzyüze gelmeleri ve birbirlerini öldürmeleriyle son bulur. Dünya ateşle yok edilir ve bütün kainat sulara gömülür. Bu son yıkımı bir yeniden doğuş, dünyanın denizden yeniden yükselmesi, yeşille çepeçevre sarılması ve bitkilerin ortaya çıkması izler. Ölen Aesirler’in oğulları Asgard’a, hükümdarlıklarına geri dönerler. Tıpkı babalarının yaptığı gibi.

VALHALLA
Vikinglerin, ‘ölülerin toplandığı salon’ olarak tahayyül ettikleri Valhalla, kesinlike bizim anladığımız cennet kavramına benzemez. Çünkü dünyada iyilikler yaparak yaşayanların öldükten sonra ikamet edecekleri bir mekan değildir. Asgard’ın 12 krallığından biridir ve Ragnarok savaşına kadar tanrılara ev sahipliği yapmıştır. Bundan sonra tanrılar, Odin’le birlikte devlere karşı savaş yapabilmek için yola çıkmışlardır.

Kahramanlar zorlu bir mücadelenin ardından öldüklerinde Valhalla’ya getirilirler. Savaş meydanlarında ölenleri taşıma işi Valkyry’lere düşer. Bu savaşçı kadınlar Odin’in hizmetkarlarıdır, ancak asıl görevleri savaşlara gözetmenlik yapmak ve kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermektir.

Valhalla’da yapılan ziyafet sofralarının en başında her iki omzundaki kuzgunuyla Odin oturur. Kuzgunlardan biri Huginn (düşünce) ve diğeri Muninn’dir (hafıza). İkisi de dünyadan Odin'e mesaj getirirlerdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: Geri: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:18

RAGNAROK


Manası gücün yıkılması, zarar görmesidir, burada güç olarak bahsedilen tanrılardır… Kıyamet olarak çevrilebilir, Ragnarok’ un alametleri olarak Fimbulwinter gelecek, kavgalar gürültüler aileler arasında kan davaları çıkacak ve ahlak yok olacak… Skoll güneşi, kardeşi Hati de ayı yiyip bitirecek, Fjalar devlere, Gullinkambi tanrılara doğru ötecek ve üçüncü ötüşte heryeri ölüm kaplayacak... Jormungand ve Fenris serbest kalacak, depremler olacak... Bütün ırklar savaşa girecek, Jormungand Thor’ u öldürecek büyük savaşta Vidar Fenris’ i öldürecek... Tyr ile Garm da birbirilerini öldürecekler. Sonra herşey bitince dünya yerlebir ateşler içinde yanacak, tanrıların bazıları sağ olarak çıkacak, bazıları ise yeninden doğacaklar. En sonunda nefret ve üzüntü kaybolacak ve insanlar mutlu yaşayacak kurtulanlara Lif ve Lifthasir denecek...

Manası 'Tanrıların Kıyameti'dir. İlk işareti, en sevilen tanrı olan Baldur’ un ölümüdür. Bunu bir tek Odin bilir. Ardından kötü tanrı Loki ve oğlu kurt Fenrir hapsedilecek. Dünyanın her yerinde üç kış boyunca kanlı savaşlar olacak. Sapıklık ve zina yaygınlaşacak, merhamet bitecek, aileler, arkadaşlar ve kabileler arasında şeytanlıklar başgösterecek. Dünya harabeye dönecek, aşırı soğuk ve kar baş gösterecek. Sonra kurt Hati güneşi, kurt Skoll da ayı yakalayıp yutacaklar. Dev Surt gökleri parçalayacak, yıldızlar ateşler içinde patlayarak dünyaya düşecekler. Böylece ormanlar ve daglar yıkılacak, Loki, Fenrir ve denizlerin dibinde yatmakta olan dev yılan Jormungand serbest kalacak. Vigrid düzlügünde bütün buz devleri ve kötü yaratıklar birleşecek. Heimdall tanrılara Ragnarok’ un geldiğini bildirecek. Fenrir Odin’ i yutacak, Odin’ in en vahşi oğlu Vidar da Fenrir’ i öldürecek. Thor, Jormungand’ ı öldürecek ama onun zehirinden kendi de ölecek. Heimdall ve Loki birbirlerini öldürecek. Surt da tanrı Frey’ i öldürecek. Surt alevden kılıcıyla bütün dünyayı yakacak, sonunda buzları eriten ateşler dünyayı sulara gömecek.

Sonrasında dünya yaşam dolu ve yeşil olarak denizden yükselecek. Güneşin kızı annesinin yolundan ilerleyecek. Bereket toprak ve denizlere yayılacak. Odin’ in çocukları Vidar ve Vali ile Odin’ in torunları Modi ve Magni Thor’ un çekici Mjollnir’ e sahip çıkacaklar. Baldur Hel’ in ülkesinden geri dönecek. Kötülük bunlarca hatırlanacak ama çoktan dünyayı terk etmiş olacak. İnsan soyu da felaketlerden Yggdrasil adlı dünyayı saran ağaca sıgınarak kurtulan Lif (yaşam) adlı bir adam ve Lifthosir (yaşam tutkusu) adlı bir kadınca devam ettirilecek.


İSKANDİNAV MİTLERİNDE YARATILIŞ


Başlangıçta yalnızca büyük bir boşluk vardı (Ginnungagup). Yeryüzü biçimlenmeden önce, ölüler dünyasından (Niflheim) başka hiçbir şey yoktu ve burası içinde 11 nehri barındıran büyük bir kuyuydu. Niflheim’ın güneyi aşırı sıcaktı ve muhafızlığı Sutr (zifir anlamında) adlı bir dev tarafından yapılırdı. Niflheim’ın geri kalanındaki tüm nehirler donmuştu ve bu nehirler Ginnungagup tarafından çepeçevre sarılıyordu. Ta ki sihirli kıvılcımlar donmuş nehirlerin üzerine düşene ve onları eritene dek. Eriyen sulardan sızan damlalar Ymir’in, bir devin, şeklini alır ve Ymir’in terinden diğer dişi ve eril devler meydana gelirler. Mitolojinin bir başka anlatımına göre eriyen damlalar Audumbla adlı bir ineği oluşturur, Ymir bu ineğin sütüyle beslenir. Audumbla, ayrıca tuzlu buz parçalarını yalayarak ilk tanrı Buri’ye biçim verir. Bir zaman sonra, Buri’nin oğlu Bor, Bolthorr adlı devin kızıyla evlenerek Odin, Vili ile Ve’den oluşan tanrılar birliğini meydana getirirler.

Odin ve erkek kardeşleri tanrıların düşmanı olan Ymir’i ve ondan meydana gelen devleri öldürdükten sonra iki kutsal ağacın gövdesine sahip oldukları maharetlerinden bazılarını sunarlar: düşünme, nefes alma, işitme, görme… Gerçekte bu ağaçlar insan ırkının arketipidir. Erkek Askr’dır (kül ağacı) ve kadın Embla’dır (sarmaşık).

Ardından Asgard’ı, tanrıların krallığını inşa ederler. Snorri diğer versiyonlarda kader ağacı Yggdrasil’in nasıl dünyanın merkezinden filizlenip büyüdüğünü anlatır. Ağacın altındaki dişi olarak tarif edilen kader kuyusunda insan yaşamının yönü tayin edilir. Bir diğer versiyonda, tanrılar meclisi ağacın etrafında toplanır. Ağaç iki kökten destek almaktadır; köklerden biri yeraltı dünyasına uzanır (Hel), diğeri buz devlerinin dünyasına ve sonuncusu insan varlıklarının dünyasına… Tüm dünyanın refahı Yggdrasil adlı bu ilkel ağaçla ilişkilidir.

TANRILAR KRALLIĞI
Viking tanrıları iki ana grupta toplanırlar: Aesirler ve Vanirler. Aesirler’in en önemlileri, Odin, Thor ve bazen de Tyr’dir. Vanirler arasında onlara derece eşit önemdekilerse Njord, Frey ve Freya’dır. Vanirler, zenginliği ve bereketi sembolize ederler. Denizi ve toprağı yönetirler. Aesirler ise başka kavramlara karşılık gelirler: Odin büyücüdür, tanrıların başıdır ve tüm kahramanların lideridir. Thor, çekiçli tanrı, yıldırımlara hükmeder. Birçok viking efsanesi barış içinde yaşayan ve ortak evrenlere sahiplik eden iki tür tanrının çevresinde şekillenir. Ancak kayda değer bazı versiyonlarda, Aesir ve Vanirlerin arasında geçen çetin savaşların olduğu göze çarpmaktadır. Birçok uzman bu savaşların Germenlerle yerli halk arasındaki sıcak temasın bir yansıması olduğunu düşünmektedir.

Kuzey mitlerinde en büyük mücadele baş tanrılar Odin ve Thor’un Vanirler’in tanrısal konuma sahip oluşlarına karşı çıkmalarıyla başlar. Aesirler, Vanirler’i çöküşe uğratmak için Gullveig (altın içki) adlı kadını aracı ederler. Ve savaş böylece başlar. Her iki grubun da tamamen güçten düşmesiyle, tanrılar taraf değiştirirler. Vanirler, Njord ve oğlu Frey’i; Aesirler ise Mimir ve Hoenir’i değiş tokuş için gönderirler. Ateşkesi kutlamak üzere toplanan tanrıların tümü bir kaseye tükürerek, aralarındaki ahengin ve barışın alameti olan Kvasir adlı devi yaratırlar. Kvasir bir süre sonra kurban edilir ve yeni tanrıların meydana getirilebilmesi için kanından güçlü bir içki yapılır. Kvasir, tanrıların yeni içeceği olur ve birçok şiire de ilham kaynaklığı eder böylelikle.

ŞEYTAN LOKİ
Mitolojinin önemli bir bölümü Balder ve Loki adlı tanrılara ilişkindir. Odin’in oğlu Balder, zekanın, dindarlığın ve bilginin kaynağı olarak karşımıza çıkar. Balder’in Glitnir adı verilen cennette bir sarayı vardır. Tanrılar ve insanlar yasal konuları danışmak, onun fikrini almak ve sonsuz adaletinden istifade etmek için Balder’in kapısını çalarlardı sık sık. Loki, Aesirler tarafından evlat edilen bir devdi. O ve Odin bir dostluk andı etmişlerdi.

Bir gece Balder oldukça rahatsız edici bir düş görür. Düşe göre yaşamı büyük bir tehdit altındadır. Bu durumu hemen Aesirler'e haber vermesi üzerine, annesi Frigg ateş ve sudan, tüm metallerden, kuş ve vahşi hayvanlardan, toprak ve taştan oğluna zarar vermemeleri için söz alır. Daha sonra Balder’i aralarına alan Aesirler ona ok ve taş atarak eğlenmeye başlarlar. Çünkü verilen söz onu tüm zararlara karşı korumaktadır. Loki bu durumu sezer ve durumu sorgulamaya başlar. Kardeşinin neden acı çekmediğini araştırdığında annesi ona doğanın yeminini anlatır. Ayrıca doğada yalnızca ökseotunun bu sözü vermediğini de ekler. Loki ökseotunu bulup hemen Aesirler’in arasına getirir ve onu Balder’in kardeşi, kör tanrı Hoder’e, kötü oyununa ortak olması için sunar. Hoder ökseotuyla Balder’e saldırınca, Balder oracıkta ölür. Aesirler intikam almak isterler ancak sarayın kutsiyeti nedeniyle bunu yapamazlar.



Çünkü Balder bir savaşçı değildir, bir savaşta ölmemiştir, bu yüzden ölü kahramanların toplandığı devasa salona, Valhalla’ya gidemeyecektir. Balder, ölülerin koruyucusu Hel’in eline düşer. Odin, Balder’in serbest kalmasını talep ettiğinde Hel, dünyada ölü veya canlı her şey Balder için ağlarsa onun Aesirler’e dönebileceğini söyler, aksi takdirde daima Hel ile kalacaktır. Aesirler mesajı doğanın, insanların, tanrıların ve hayvanların Balder’e ağlaması için dünyaya yayarlar. Tümü buna olumlu cevap verirler; Balder’in Hel’in krallığında kalmasını isteyen dev kadın, Thokk hariç (aslında kılık değiştiren Loki’den başkası değildir).

BÜYÜK SAVAŞ: RAGNAROK
Aesirler sonunda Loki’yi yakalamayı başarırlar ve şeytani numaralarını yapmasını engellemek için her yanını zincirlerler. Loki kılık değiştiremez ama bir gün zincirlerini kırar. Bu tüm kötülüklerin, canavarların ve devlerin tanrılara saldıracağının alametidir aslında. Tanrıların şafağında büyük Ragnarok savaşı başlamıştır. Odin, daha sonra oğlu Vidar tarafından öldürülecek olan kurt Fenrir tarafından yenir. Korkunç mücadelelerin tanrılar ve kötü kuvvetlerin arasında yarattığı öfke tanrı Heimdall ve Loki’nin yüzyüze gelmeleri ve birbirlerini öldürmeleriyle son bulur. Dünya ateşle yok edilir ve bütün kainat sulara gömülür. Bu son yıkımı bir yeniden doğuş, dünyanın denizden yeniden yükselmesi, yeşille çepeçevre sarılması ve bitkilerin ortaya çıkması izler. Ölen Aesirler’in oğulları Asgard’a, hükümdarlıklarına geri dönerler. Tıpkı babalarının yaptığı gibi.

VALHALLA
Vikinglerin, ‘ölülerin toplandığı salon’ olarak tahayyül ettikleri Valhalla, kesinlike bizim anladığımız cennet kavramına benzemez. Çünkü dünyada iyilikler yaparak yaşayanların öldükten sonra ikamet edecekleri bir mekan değildir. Asgard’ın 12 krallığından biridir ve Ragnarok savaşına kadar tanrılara ev sahipliği yapmıştır. Bundan sonra tanrılar, Odin’le birlikte devlere karşı savaş yapabilmek için yola çıkmışlardır.

Kahramanlar zorlu bir mücadelenin ardından öldüklerinde Valhalla’ya getirilirler. Savaş meydanlarında ölenleri taşıma işi Valkyry’lere düşer. Bu savaşçı kadınlar Odin’in hizmetkarlarıdır, ancak asıl görevleri savaşlara gözetmenlik yapmak ve kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermektir.

Valhalla’da yapılan ziyafet sofralarının en başında her iki omzundaki kuzgunuyla Odin oturur. Kuzgunlardan biri Huginn (düşünce) ve diğeri Muninn’dir (hafıza). İkisi de dünyadan Odin'e mesaj getirirlerdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: Geri: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:19

İSKANDİNAV MİTOLOJİSİNDE TANRILAR

AEGİR: İsminin anlamı genellikle suyla bağdaştırılmıştır. Diğer isimleri HLER ve GYMİR (Kör eden). Aegir deniz kıyısının veya okyanusun tanrısıydı. Kızdığında fırtınalar yaratırdı. Aegir Vanir'lerden bir devdi. Babası MİSTARBİLİNDİ (Sis körü), ve kardeşleri LOGİ (Ateş ve bazılarına göre LOKİ) ve KARİ (Hava)'ydi. Karısı (ve kardeşi) RAN'dı ve Hlesey adasının yakınlarındaki denizde yaşarlardı. Ran ve Aegir'in herbiri birer dalga olan dokuz çocukları vardı.

Aegir tanrılar için bira mayalardı. Her kış tanrılar Aegir'in evinde bira içerlerdi ve o misafirperverliğiyle ünlüydü. Evinde ışık sağlamak için ateş yakmak yerine yere altın koyarlardı. Bu yüzden altına "Aegir'in ateşi" denir. Aegir'in Fimafeng ve Eldir adında iki hizmetçisi vardı. BALDER'in ölümünden sonra Tanrılar Aegir'in evinde ziyafet için toplandılar. Loki kendini gösterdi ve odadaki herkese küfür etti. Fakat tanrılar oranın kutsal bir yer olmasından dolayı Loki'ye hiçbirşey yapamadılar.

ASGARD: İskandinav mitolojisinde Tanrıların yaşadıkları yerin adıdır. Yunan mitolojisindeki Olympus Dağı'dır. Cennetin olduğu yerdir ve sadece gökkuşağı köprüsünden geçilerek ulaşılabilir.Köprünün adı Bifrost olarak bilinir. Buradaki saray ve evlerin çoğu altın ve gümüşten yapılmıştır. En ünlüsü Odin'in sarayı Valhalla' dır. İskandinav mitolojisi, devler ve şeytanların tanrılara karşı açtığı son savaş Ragnarok (tanrıların alaca karanlığı)'da Asgard'ın yerle bir edilidiğini anlatır.

BALDER: Aesirlerden biridir ve isminin anlamı "muzaffer"dir. Aynı zamanda Gözyaşı Tanrısı olarak da çağrılan Balder Odin ve Frigg'in oğluydu ve çok yakışıklı ve adil bir tanrıydı.

Bir gün Balder bir rüya görür ve Odin rüyanın anlamını öğrenmek için Hel'in diyarına gider. Hel ona Balder'in ölümünü kehanet eder. Bunu üzerine Frigg yaşayan herşeye Balder'e zarar vermemesi için yemin ettirir. Fakat daha çok genç bir bitki olan ökseotunu unutur. Loki yaşlı bir kadın kılığına girer, Frigg'i ziyaret eder ve Balder'in ökseotu hariç herşeye karşı ölümsüz oduğunu öğrenir.Daha sonra ökseotundan bir ok yapar ve bunu Balder'e atması için kör tanrı HOD'u kandırır ve ölümüne yol açar.Haberci Hermod Hel'in diyarına gider ve yaşayan herşeyin Balder için ağladığı zaman Balder'in dönebileceğine dair söz alır. THOKK adlı bir dişi dev (şekil değiştirmiş Loki) Balder için ağlamayı reddeder . Balder böylece ölü kalır ve cenaze kayığında (hringhorni) yakılır.

BİL: Snorri onu tanrıçalardan biri olarak adlandırır. Snorri dünyadan aya giderken ona eşlik eden Bil ve Hjuki adlı iki çocuğun hikayesini anlatır. Babaları Vidfinn'dir. Bil aynı zamanda kaderi dokuyan tanrıçasıdır.

BOR: Buri'nin oğlu. Karısı buz devi Bolthorn'un kızı olan Bestla'dır. Bor Odin ,Vili ve Ve'nin babasıdır.

BRAGİ: Şiir tanrısıdır. Odin ve dev Gunlod'un oğludur.Odin'in baş şairiydi ve çok adildi. İdun'la evliydi ve dilinin üzerine kazınmış rünler vardı.

BURİ: İlk tanrı.İnek Audhumla kendini büyük buz parçalarını yalayarak besledi. gün be gün yaladıkça tanrı buzdan çıktı. Buri Bor'un babasıydı.

DELLİNG: Şafak tanrısı olarak kabul edilir ve isminin anlamı "parlayan" dır. Nott'un (Gece) üçüncü kocasıydı. Dag (Gün) adında bir oğulları vardı.

EİR: Sağlık tanrıçası ve en iyi doktordu. Sanatını Eski İskandinavya'da doktor olan kadınlara öğretti.

FENRİR: Loki ve dişi dev Angerboda'nın oğlu. Tanrılar onu zaptedebilmek için Gleipher denilen sihirli bir zincire vururlar. fakat o bu sırada tanrı Tyr'in sağ elini koparır.

FORSETİ: Adalet tanrısı. Balder ve NANNA'nın oğlu. İsminin anlamı "yöneten"dir.Evi Glidnir (Parıldama)'dir .

FREJYA: (FREYA). Güzellik ve aşk tanrıçası. Çok güzel mavi gözlü bir genç kadın olarak tasvir edilmiştir. Frey'in kız kardeşi ve ileri de Odin'in karısı olacak Frejya savaşta ölen kahramanların yarısını Asgard'daki kendi sarayı olan Folkvang'a götürmek için toplar. Bir çok hikayesi devlerin onu kaçırma teşebbüsleriyle doludur. Alman mitolojisindeki tanrıça Frigg'le eşdeğerdir. Ve Cuma günü Friday (Frejya's day ) onun adından gelir.

FRİGG: En yüce tanrıça olan Frigg Odin'in esas eşidir ve gök tanrıçasıdır. Yunanlı Hera ve Romalı Juno gibi evlilikleri de yönetir. Çok sessiz ve sakin olarak resmedilmiştir.

GEFJON: Bakire tanrıça. Aynı anda Aesir ve Vanir'in bir üyesi. Ölen bütün bakireler ona giderler. Aynı zamanda verimlilik tanrıçasıdır. İsminin anlamı "Verici"dir.

GULLVEİG: Vanir tanrıçası. Aesir'in onu öldürme çabaları dünyadaki ilk savaşın çıkmasına yol açtı ve bu savaşı Vanir kazandı. Bu iki kabile aralarında tanrıları takas ettiler ve birlikte hükmetmeye devam ettiler. Gullveig (altının gücü) bazen üçlü tanrıça bazen de Heid (cadı) olarak çağrılmıştır.

HEİMDALL: Şafak tanrısı ve gökkuşağı köprüsü Bifrost'un nöbetçisidir. Kilometrelerce ilerdeki dünyada rüzgarla dalgalanan çimenlerin sesini duyabilecek bir duyu gücüne sahiptir.

HEL: Ölüm tanrıçasıdır Loki'nin çirkin kızı. Alt dünya (cehennem) Niflheim'in sıcaklığına ve karanlığına hükmeder.Vücudunun yarısı mavi yarısı siyahtır .Masası " açlık", bıçağı " açlıktan ölmek" , yatağı " üzüntü" ve hizmetçileri " gecikme" ve " yavaşlık"tır. Bazı eski hıristiyanlara göre evi cehennemdir.

HERMOD: Tanrıların habercisi. Balderin ölümünden sonra Hel'in diyarına giderek Balder'in geri dönmesi için Hel'i ikna etmeye çalıştı.

HOD: Odin'in oğlu. Loki tarafından Balder'i öldürmek için kandırılan kör kış tanrısıdır. İsminin anlamı "savaş"tır.Vali, Odin'in oğullarından biri Hod'u öldürerek Balder'in intikamını aldı.

HOENİR: Aesir ve Vanir arasındaki savaştan sonra Vanir'e rehine olarak yollandı. İlk insanlara duyguyu veren tanrıdır.

İDUN: Bragi'nin karısı olan tanrıçadır. Tanrıları sonsuza dek genç tutacak olan elmaların koruyucusudur. Fırtına devi TJASSE onu kaçırır ve Loki onu öldürüp İdun'u geri alana kadar tanrılar yaşlanırlar.Gençlik tanrıçasıdır.İsminin anlamı "gençleştiren kişi"dir.

JORD(FJORGYN): Toprak tanrıçasıdır.Annesi Nott (Gece) ve babası Annar'dır. Thor ve Frigg'in annesidir.

LODUR: İlk insanlara konuşma kabiliyetini ve görünümlerini veren tanrıdır.

LOFN: İhtiraslı aşklarla ilgilenen tanrıçadır.Odin ve Frigg'den evlenmeleri yasak olan çiftlere bile bunu yapabilme izni almıştır.

LOKİ: İskandinav mitinde Loki kıskançlık ve tüm kavgaların ruhudur. Bir devin oğludur fakat tanrılarla beraber Asgard'da yaşar. Sürekli olarak tanrıların başına bela olur ama aklıyla da onlara hep yardım eder. Balder'i bir şekilde öldürmeyi başardıktan sonra tanrılar hain Loki'yi zehirli bir yılanın altına bağlarlar.Karısı Siguna yılanın Loki'nin yüzüne damlattığı zehir damlalarını bir kaba toplar ama kabı boşaltmak için döndüğünde Zehir Loki'nin canını öyle yakar ki bağırmasıyla bir depremler olur. Depremde karısının elindeki kap Loki'nin suratına dökülür Loki yine acı içinde kıvranır. Loki şeytani kuvvetlerin başı olacağı büyük savaş Ragnarok'a kadar hapis kalacak ve en sonunda tanrılara karşı büyük savaşı başlatacaktır.

MİMİR:Bilge bir kişi ve Bolthor'un oğlu.Bazı efsanelerde bir tanrı ve bazılarında bir dev.Vanir'e rehine olarak yollanmıştır.Vanir bunu görünce çıldırır ve onun kafasını keserler.Odin onun kafasını saklar ve bilgeliğe ihtiyaç duyduğunda danışabilmek için Mimir'in kuyusunun yakınlarına koyar.

MODİ: Thor'un oğlu.Ragnarok'ta sağ kalacaklardan biri. İsminin anlamı "cesaret"tir.

NANNA: Ay tanrıçası.Balder'in karısı ve Forseti'nin annesi.Balder'in ölümünden sonra kalp krizinden öldü ve Balder'le birlikte yakıldı.

NİFLHEİM: İskandinav mitinde yeraltı,soğuk ve ölümün yeri olarak geçer.Dokuz dünyadaki ölüm takipçisi Hel tarafından yönetilir.

NJORDeniz ve rüzgarın tanrısı.Frey ve Freya'nın babası.Vanirlerdendir ve evi Noatun'dur.Karısı dev Skadi'dir.Babası Thjatsi'nin ölümü üzerine tanrılar Skadi'ye kocasını seçme hakkını tanıdılar.Skadi sadece ayaklara bakarak seçeceği kocasının Balder olmasını istiyordu ama kazara Njord'u seçti.Njord ve Skadi nerede yaşayacakları konusunda anlaşmazlığa düştüler ve ayrıldılar.

ODİN: İskandinav mitolojisinde Odin bütün tanrıların şefi ve evrenin kurallarını koyan tanrıdır.Odin donmuş dev BOR ve Besstla'nın oğluydu.İlk başlarda kardeşleri Villi ve Ve ilk dev Ymir'i yendiler ve dünyayı yarattılar. Odin karısı Frejya ve diğer önemli İskandinav tanrılarından Thor ve Tyr ile birlikte Asgard'da yaşar. Ragnarok'da tanrılar Odin'in yönetiminde Loki'nin yönettiği devlerle çarpışırlar.Bu savaşta Odin kurt Fenrir tarafından yenilir. Ama sonra oğlu Vidar onun öcünü alır. Odin'in kutsal kuşu kuzgundur ve ana silahı da mızraktır(Gungir). Odin'in iki tane kurtu vardır .Geri ve Freki (anlamları açgözlüdür ). İki tane de kuzgunu vardır. Biri Huginn ( düşünceli) , diğeriyse Muninn (akıllı) isimlerinde olan bu kuzgunlar dış dünyada gördükleri ve duydukları herşeyi gelip Odin'e anlatırlar. Odin'in aynı zamanda 8 bacaklı Sleipnir adında bir atı vardır. Odin her yerde uzun boylu ,sakallı, ve tek gözlü olarak tasvir edilir. Efsaneye göre tek gözünü akıl ve bilgelik için değiş tokuş etmiştir.Hristiyanlık öncesi İskandinavya'sında Odin genelde insan kurban edilmesiyle anılır. Odin sık sık tatillere çıkar. Ve bazı söylencelere göre gençken iki kere sürgüne yollanmıştır. Bu gezilerinde adını değiştirir. Genellikle yeşil bir pelerin giyer, bir şapka ve maske takar. Odin şekil değiştirip kuş,balık, solucan gibi çeşitli hayvan kılıklarına bürünebilirdi. Bu gezilerinden en ünlü olanları Grimnisnal ve Vafprudnismal' dır.Adı Almanca' da Woden veya Wotan'dır. İngilizcedeki Wednesday (Çarşamba) " Odin'in günü"nden yani " Wodan's day" den gelir.

RAGNAROK: Dünyanın yok oluşudur. Tanrılar ve devler arasında çıkan bu büyük savaşta herkes birbirini acımasızca katleder. İzlanda Eddalarına göre ,devler hain tanrı Loki tarafından yönetilecek ve tanrıların evine yani Asgard'a saldıracaklardır. Devlerin gelişlerini Heimdall borazanıyla bir şarkı çalarak herkese haber vericektir. Bu yokoluştan sonra yeni bir dünya oluşacak ve hayat yeniden başlayacaktır.

RAN:Aegir'in karısı.Denizlerin fırtına tanrıçasıydı.Boğulan insanları ağıyla denizden toplardı.

SAGA:Odin'le evi Sokkvabekk'te içki içen tanrıçadır.Tarih tanrıçasıydı.İsminin anlamı "gaipten haber veren"dir.

SİF:Ekin ve verimlilik tanrıçası,Thor'un karısıdır.Bir kez Thor onun saçını çaldı ve yerine yenisini koymak zorunda kaldı.Dwarflara giderek altından bir saç yaptırdı.

SJOFN(VJOFN):Erkek ve kadının aşkı düşünmesini sağlayan tanrıça.Evli çiftler arasındaki kavgaları durdurmak onun göreviydi.

SNOTRA:Bilge ve nazik tanrıça olarak bilgelik ve bilgi tanrıçasıydı.

SYNavalarda sanıkları koruyan tanrıçadır.Frigg'in yardımcılarından biriydi ve Frigg'in sarayının kapısını korurdu.

THOR: Thor'un simgesi şimşektir. O kutsal savaş tanrısıdır. Thor Odin'in oğlu ve Odin'den sonra gelen en önemli tanrıdır. Düşmanlarına attığında kendisine geri gelen Mjolnir adında bir çekici, taktığında gücünü iki katına çıkartan bir kemeri ve Mjolnir'i rahat kullanabilmesi için demir eldivenleri vardır. İnsanlara karşı iyidir. Hemen hemen bütün hikayelerinde devlere karşı savaşır. Genelde çok kabadır.Çok büyük miktarlarda içki içer. Kızıl sakallı ,orta yaşlı ve zekasından çok kaba kuvvetine güvenen bir tanrıdır. Çok popüler bir efsaneye göre; Tanrıların evlerini yapan dev Mjolnir'le ödüllendirilecektir. Çekiç dev Thrym'in eline geçtiğinde Thor Frejya kılığına girerek ondan çekicini alır.Çünkü Thrym sadece Frejya ona gelin olarak gelirse çekici geri vereceğini söylemiştir. Thor aynı zamanda Atl veya Donar olarak da bilinir. Şimşek tanrısının günü İngilizcede Thursday, Almanca da Donnersdag'dır .

THRUD:Thor'un kızı.Dwarf Alvis onunla evlenmek istedi ama Thor onu kandırarak güneş yükselirken toprak üstüne çıkmasını sağladı ve onu taşa dönüştürdü.

TYR:Savaş tanrısıdır.Sadece o kurt Fenrir'in ağzına elini sokacak kadar cesurdu.Bu olayın sonunda kurt sağ elini ısırarak koparır.Salı günü(Tuesday)onun günüdür.Tyr aynı zamanda Anglo Saksonlar tarafından Tiw,Tiu olarak da adlandırıldı.

ULL:Av ve okçuluk tanrısıdır.Silahı Porsuk ağacı'ndan yapılmış bir uzun oktu ve Ydal'da yaşardı.Düellolarda yardım için çağrılırdı.Thor ve Sif'in oğluydu.Sıklıkla tapılan bir tanrıydı.Hatta bir ara en yüksek tanrılardan biri kabul edilmiştir.

VALİ:Vidar'ın kardeşi(bazı kaynaklara göre Odin'in oğullarının en genci).Dev Rind'in oğludur ve Aesir kendi kanından birini öldüremeyeceği için ve Balder'in intikamını almak için özellikle doğurulmuştur.Bir gecelikken Hod'u öldürdü.Ragnarok'ta sağ kalacak 7 Aesir'den biridir.

VAR:Evlilik sözlerini tutmayanları cezalandıran tanrıça(Tahminen Vor'la aynı kişi).

VE: Bor veBestla'nın oğlu,Vili ve Odin'in kardeşidir.Kardeşleriyle beraber dev Ymir'i öldürerek leşinden dünyayı yarattı.İsminin anlamı "kutsaldır".

VİDAR: Odin ve Grid'in (bir dev) oğludur.Vali adında bir ikiz kardeşi vardı.Vidi'de yaşardı.Tanrıların en güçlülerindendi ve intikam tanrısı olarak kabul edilebilir.Ragnarok'ta kurt Fenrir'i öldürerek babasının intikamını alacaktır.Son savaşta sağ kalacak Aesir'den biridir.

VİLİ:Bor veBestla'nın oğlu,Ve ve Odin'in kardeşidir.Kardeşleriyle beraber dev Ymir'i öldürerek leşinden uzayı yarattı.İnsanlara düşünce ve hareketi verdi.İsminin anlamı "istek"tir.

VOR:İsminin anlamı "yemin" olan tanrıçadır.Ondan hiçbirşey saklanamaz çünkü çok bilgedir.Bazı kaynaklara göre evliliğin ve anlaşmaların da tanrıçasıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
baby_devil
Site Admini

Site Admini
baby_devil


Kadın Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 4988
Yaş Yaş : 38

Nerden Nerden : İstanbul
Lakap Lakap : Şeytan
Ruh Hali Ruh Hali : İskandinav Mitolojisi Nerdey10
Burç Burç : İskandinav Mitolojisi 4170a
İfade İfade : İskandinav Mitolojisi Affraid
Aktiflik Aktiflik : İskandinav Mitolojisi Rank1112
Tecrübe Tecrübe : İskandinav Mitolojisi Rank1113
Paylaşım Paylaşım : İskandinav Mitolojisi Rank1114
Uyarı Uyarı :
İskandinav Mitolojisi Left_bar_bleue0 / 1000 / 100İskandinav Mitolojisi Right_bar_bleue

Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/02/08

İskandinav Mitolojisi Empty
MesajKonu: Geri: İskandinav Mitolojisi   İskandinav Mitolojisi Icon_minitime4/8/2008, 12:19

THOR' UN ÇEKİCİ

Thor bir sabah uyandığında çekicinin kaybolduğunu fark eder.İlk sözleri ;" Loki, beni dinle,çekicimin çalınmış olduğunu acı içinde fark ettim." olur. Daha sonra aceleyle Frejya'nın evine giderler.

Frejya'ya ; " Frejya ,bana pelerinini ödünç verir misin,böylelikle kaybettiğim çekicimi bulup geri alabilirim?".

Frejya; " Sana onu verirdim, eğer gümüşten veya altından yapılmış olsaydı bile."

Daha sonra Loki kanatlarını çırparak Aesir'den devler ülkesine doğru uçtu. Thurse Kralı Thrym, bir tepenin üzerinde oturuyor ve kısrakların yelelerini okşuyordu.

Thrym; "Alfler olmadan Aesir nasıl? Ve seni buraya ne getirdi?"

Loki;" Sebep Aesir veya Alfler değil. Thor'un çekicini çalan sen misin?"

Thrym;" Evet, ben çaldım. Ve hiç kimse ama hiç kimse bana Frejya'yı gelin olarak getirmeden çekici geri alamaz!".

Loki yine kanatlarını çırparak devler ülkesinden Aesir'e doğru yola çıkar. Aesir'de onu Thor karşılar.

" Benim için iyi haberler getirdin mi? Emeklerin boşa gitmemiştir umarım? Bana neler öğrendiğini anlat hadi."

Loki; " Emeklerim boşa çıkmadı. Thurse Kralı, Thrym senin çekicine sahip. Ama ona Frejya'yı gelin olarak götürmeyen hiç kimse çekici geri alamaz... "

Bunun üzerine doğruca Frejya 'nın evine giderler.

Thor:" Frejya, gelinliğini giy! ikimiz devler ülkesine gidiyoruz."

Frejya kızgınca:" Seninle devler ülkesine gitmem için deli olmam gerek!".

Bu arada Aesir'deki tüm tanrı ve tanrıçalar Thorun çekicini nasıl geri alabileceklerini tartışmaktadırlar. Tanrıların en doğrucusu , Heimdall gelecek hakkında yorum yapar;

"Thor'a Frejya'nın gelinliğini giydirmeli ve Brisings takılarıyla onu süslemeliyiz. Hadi hemen onu giydirmeye başlayalım ki Thrym'i kandırabilelim."

Tanrıların en kuvvetlisi ve en cesuru Thor;

" Eğer beni giydirirseniz arkamdan dedikodular çıkar, bana gülerler,çok küçük duruma düşerim."

Bunun üzerine Laufey'nin oğlu Loki ;

"Bu sözleri kendine sakla Thor. Unutma ki eğer çok kısa bir zaman da çekicini onlardan alamazsak Asgard devlerin olacak!".

Böylece Thor çaresizce Frejya'nın gelinliğini giydi ve tanrıçalar onu tıpkı bir gelin gibi süslediler... Laufey'nin oğlu Loki ;

"Ben senin hizmetçin olacağım ve ikimiz beraber devler ülkesine gideceğiz.".

Aynı zamanda Thor'un keçileri de onlarla birlikte gelmek ve yülerini taşımak için koşumlandırıldılar. Vardıklarında Thurse Kralı Thrym yanındaki devlere ;" Sizler ! Hemen ayağa kalkın ve bana karım olarak gelen, Njord ve Noatun'nun kızı Frejya'yı karşılamaya gidin.Ve onu bana getirin! Benim altın boynuzlu ineklerim, simsiyah öküzlerim ve bir devin sahip olabileceği ve olmak istediği herşeyim var. Tek eksiğim Frejya..."

O gece büyük devler sofrası hazırlanmıştı. Thor bir öküz çevirme, 8 alabalık ve kadınlar için getirilmiş olan kızarmış bir çok yemek daha yedi. Yaklaşık 3 litre bal likörünü de içti. Thurse kralı Thrym;

" Siz hiç bu kadar güçlü, nezaketsiz ve aynı zamanda bukadar çok bal likörü içebilen bir gelin gördünüz mü hayatınızda ?" diye sorar.

Thrym'in tebaası hemen yanıtlar yüce devin sözlerini;

" Frejya tam 8 gecedir devlerin topraklarında aç, susuz bir şekilde yol almıştır.O Frejya'ya doğru uzanarak dudağını kaldırıp onu öpmek ister, fakat birden tek hamlede geri sıçrar.Ve yine sorar;

" Neden Frejya'nın gözleri bu kadar dehşet verici, sanki gözlerinden alevler fışkırıyor!".

Thrym'in tebaası hemen yanıtlar yüce devin sözlerini;" Frejya tam 8 gecedir devlerin topraklarında aç, susuz ve uykusuz bir şekilde yürümüştür. Biraz da düğün hediyeleri için özürlerini sunarak, devin zavallı kızkardeşi söze karışır;

" Eğer benim sevgimi kazanmak istiyorsan, lütfen bana şu kolundaki kırmızı taşlı bilezikleri ver..."

Thurse kralı Thrym ;" Çekici getirin ve böylece gelinimizi Frejya'yı kutsayalım. Çekiç Mjölnir'i, yemin ve kutsama tanrıçası Var'a verin ve artık bizi karı koca olarak kutsasın.". Thorun kalbi çekicini gördüğünde hızla atmaya başlar.

Mjölnir onun önüne geldiğinde hızla çekicini kapar ve ilk önce Thurse kralı Thrym'i daha sonra da tüm ülkeyi yerle bir eder. Devin zavallı kızkardeşini de öldürür, ondan sadece bir düğün hediyesi isteyen. Ve en sonunda Odin'in oğlu çekicine kavuşur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumarsiv.biz
 
İskandinav Mitolojisi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Roma Mitolojisi
» Misir Mitolojisi ve Tanrilari

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ForumArsiviz :: Forumarşiv Kültür Ve Sanat :: Sanat Tarihi :: Mitoloji-
Buraya geçin: